Skip to content Skip to main navigation Skip to footer

Blog

Kur’an’da dede-torun evliliğinin haramlığına dair bir delil yok mu?

Öncelikle ifade etmek isteriz ki sorunuzda belittiğiniz gibi sürekli olarak farklı örnekler geliştirmek suretiyle “İşte bakın, bu ifade Kur’an’da geçmiyor! Öyleyse hadislere ve fıkıh kitaplarına bakmamız lazım” diyerek Kur’an’da eksiklik aramanın bir anlamı yoktur.

Babaanne-torun evliliğinin yasaklığı nasıl ayetle sabitse dede-torun evliliğinin yasaklığı da ayetle sabittir. Şöyle ki:

Arap diline göre “baba” denilince kişinin kendi babası, onun babası, onun babası… olmak üzere bütün üst soyu (usûl) anlaşılır.

“Çocuk” denilince de kişinin kendi çocuğu, çocuğunun çocuğu, onun çocuğu… olmak üzere bütün alt soyu (fürû’) kast edilir.

Bu yüzden Nisâ sûresinin 23. ayetinde “Kızlarınız size haram kılınmıştır” buyurulmakla baba-kız evliliği nasıl yasaklanmışsa dede-kız torun evliliği de yasaklanmış olmaktadır. Bunun ayrı bir cümle ile ifade edilmesi gerekmez.

NOT: Babaanne-torun evliliğinin yasak olması ile ilgili fetvamıza aşağıdaki linkten ulaşılabilir:

www.fetva.net/yazili-fetvalar/babaanne-torun-evliligine-dair-kuranda-bir-hukum-yok-mu.html

Bankaların likit fonlarında para değerlendirmek caiz midir?

Faizli bankalara ait likit fonlara gelir amaçlı olarak yatırım yapmak caiz değildir. Çünkü bu tür bankacılık sisteminde likit fonlara yatırılan paralar, helal-haram ölçüsü dikkate alınmaksızın çok büyük bir oranda faizde değerlendirilmekte ve bu şekilde elde edilen gelirin bir kısmı yatırımcılara yansıtılmaktadır. Faiz gibi haram yollarla gelir elde etmek ise caiz değildir.

KAYNAK: Yahya Şenol, “Bize Soruyorlar”, Kitap ve Hikmet Dergisi, Nisan-Haziran 2016, Sayı: 13, s. 105.

Banka hesaplarında istenmeden oluşan faiz fakirlere verilebilir mi?

Faiz parasından hiçbir şekilde istifade edilmesi caiz değildir. Bunun ihtiyacı olanlara verilmesi uygun olur. Çünkü o para, sahibi bilinmeyen mal hükmünde olur. Zira banka o parayı geri alamaz. Faiz de haramdır, tek yol onu muhtaçlara vermektir.

İslam hukukunda haramlar ikiye ayrılır.

Birine haram li aynihî denir ki bu, “kendi yapısında haramlık olan şey” demektir. Domuz eti, şarap ve ölü hayvan eti böyledir. Bir Müslüman bunları tüketemeyeceği gibi bir başkasına da veremez.

Diğerine haram li gayrihî denir ki bu da “kendisinde haramlık olmayan; ama kazanma şekli haram olan şey” demektir. Faizden kazanılan para böyledir. O para ile, alın teri silinerek kazanılan para arasındaki tek fark; onu kazanma şeklidir. Bu da sadece kazanan kişiyi ilgilendirir.

Haram nedir, çeşitleri nelerdir?

Bakara sûresinin 278. ayeti, tahakkuk eden faizin alınmamasını emreder. Ancak halihazırdaki bankalar alınmayan faizleri kendi hesaplarına iade edemezler. Onları ayrı bir hesapta biriktirerek başka yerlere aktarırlar. Bu sebeple banka faizleri, sahibi bilinmeyen mal hükmüne girer. Bu durumda o paranın bankadan alınıp maddi açıdan zor durumda olanlara verilmesi caiz olur. Verirken de bunun faiz parası olduğunu söylemek gerekmez. Çünkü alan kişi, onun faiz parası olduğunu bilirse bundan rahatsızlık duyabilir. Ayrıca bu parayı veren kişinin faiz aldığının bilinmesi de iyi olmaz. Zira günahları açıklamak değil; örtmek gerekir.

KAYNAK: Yahya Şenol, “Bize Soruyorlar”, Kitap ve Hikmet Dergisi, Nisan-Haziran 2016, Sayı: 13, s. 105.