Muhtelif
Aişe Validemiz, Nebî hanımlarının başkalarıyla evlenmelerini yasaklayan Kur’an hükmüne uyarak bir daha evlenmemiştir.
O, Nebîmizin vefatından sonra kırk yedi yıl daha yaşamış ve 17 Ramazan 58 (14 Temmuz 678) Çarşamba gecesi, vitir namazını kıldıktan sonra Medine’de vefat etmiştir. (Mustafa Fayda, “Aişe”, Diyanet İslam Ansiklopedisi, c: 2, s. 202)
Haraç, kişinin başkasının malını zorla hakkı olmadığı halde almasıdır. Büyük günahtır.
Allah Teâlâ, “Müminler, mallarınızı aranızda batıl yolla değil, karşılıklı rızaya dayalı ticaretle yiyin” (Nisa, 4/29) diye buyurmaktadır
Abdullah b. Amr, Peygamberimizin şu sözünü işittiğini söylemiştir:
“Kim malını korurken öldürülürse o, şehittir.” (Buhari, Mezâlim, 34; Müslim, İmân, 62).
Kişi malını vermemek için gücü yettiğince gayret göstermelidir. Eğer her isteyene haraç veriyor, zorla malını alanları ilgili mercilere şikâyet etmiyorsa bu durumda şerre göz yummuş olmanın vebalini üstlenir.
Allah Teâlâ, ashab-ı kiramın iyilikleri ile ilgili olarak şöyle buyurmaktadır:
“Muhacirlerin ve Ensârın ilkleri ile onlara güzellikle uyanlar var ya Allah onlardan razı, onlar da Allah’tan razı olmuşlardır. Allah, içinden ırmaklar akan cennetleri, onlar için sürekli kalacakları şekilde hazırlamıştır. İşte bu büyük bir kurtuluştur.” (Tevbe, 9/100)
Biz işte bu sebeple onlardan birinin adı zikredildiğinde “radıyallâhu anh = Allah ondan razı olsun.” deriz.
Ayrıca Peygamberimizin de şöyle dediğini rivayet edilmiştir:
اذْكُرُوا مَحَاسِنَ مَوْتَاكُمْ وَكُفُّوا عَنْ مَسَاوِئِهِمْ
“Ölülerinizin iyiliklerini söyleyin, kötülüklerinin söylenmesini engelleyin.” (Ebû Dâvûd, Edeb, 50; Tirmizî, Cenâiz, 34.)
Görüldüğü gibi bu bir bid’at değildir.
Ayrıca şunu da hatırlatmakta fayda vardır:
Erkek sahabiler için “radıyallâhu anh”, kadın sahabiler için “radıyallâhu anhâ”, hem kendisi hem babası Müslüman olan iki sahabi için “radıyallâhu anhumâ”, ikiden fazla sahabi için de “radıyallâhu anhum” denir.
Örnek vermek gerekirse:
Ebu Bekir radıyallâhu anh.
Hatice radıyallâhu anhâ.
Abdullah İbn Ömer (Hz. Ömer’in oğlu Abdullah) radıyallâhu anhumâ.
Ebu Bekir, Ömer, Osman ve Ali radıyallâhu anhum.
Kur’an-ı Kerim ve hadis-i şerif yüklü cihazlarla tuvalete girmenizde herhangi bir sakınca yoktur.
Konuyla ilgili benzer sorulara verdiğimiz cevaplar için lütfen aşağıdaki adresleri tıklayınız:
www.fetva.net/yazili-fetvalar/allah-yazili-kolye-ile-tuvalete-girilir-mi.html
www.fetva.net/yazili-fetvalar/kuran-yukledigim-cep-telefonumu-cebimde-tasirsam-gunah-olur-mu.html