Burada annenizin sözüne uymamanız gerekir. Çünkü Allah Teâlâ terekenin mirasçılar arasında nasıl paylaştırılacağını açık açık belirlemiştir. Buna göre miras 8 paya bölünür: Miras bırakanın kocası (yani babanız) terekenin 1/4’ü olan iki hisseyi, her bir kız çocuk bir hisse (toplam olarak dört hisse), tek erkek çocuk ise iki hisse alır.
Miras
Miras bırakanın karısı terekenin 1/8’ini alır. Geride kalan ise çocukları arasında her bir erkek çocuğun iki kız çocuk hissesi alacağı şekilde ikili-birli taksim edilir.
Buna göre toplam miras 64 hisse kabul edildiğinde, anneniz 1/8 olan 8 hisse, her bir erkek çocuk 14 hisse ve her bir kız çocuk 7 hisse alır. 8+14+14+7+7+7+7=64
Kur’an’daki miras hükümlerinde ve Peygamber sallallahu aleyhi ve sellemin uygulamasında kadınlarla erkeklerin mirasçı olabilmelerinde herhangi bir farklılık olmadığı, farklılığın bazı durumlarda miras oranlarında olduğu görülmektedir.
Allah Teâlâ şöyle buyurur:
“Ana, baba ve akrabaların (miras olarak) bıraktıklarından erkeklere bir pay vardır. Ana, baba ve akrabaların bıraktıklarından kadınlara da bir pay vardır. Allah, bırakılanın azından da çoğundan da bunları farz kılınmış birer hisse olarak belirlemiştir.” (Nisâ, 4/7)
Dolayısıyla erkek kardeşlerin çocukları mirasçı olabildikleri gibi kız kardeşlerin çocukları da mirasçı olabilir. Ancak hisselerinin oranları arasında farklılıklar bulunmaktadır. Şöyle ki: Anne tarafından kız ve erkek kardeşlerle kız kardeşlerin kız ve erkek çocuklarının taksiminde erkek ve kadınlar eşit hisse alırlarken (bak: Nisâ 4/12), hem anne baba veya sadece baba tarafından kız veya erkek kardeşlerle, baba tarafından erkek kardeşlerin kız ve erkek çocuklarının miras taksiminde erkekler iki kadın hissesi kadar almaktadırlar. (bak: Nisâ 4/176).
Fıkıhta “kız kardeşlerin çocuklarının mirasçı olamayacağı veya bunların en son mirasçı olacakları” şeklinde bir uygulama bulunsa da bu uygulamanın Kitap ve Sünnetten herhangi bir delili bulunmamaktadır. Bunun İslâm tarihindeki bazı siyasi olay ve tartışmaların etkisiyle ortaya çıktığı anlaşılmaktadır.
Sorunuzun birinci bölümünün cevabı aşağıdaki linkte bulunmaktadır:
İkinci bölümüne gelince: Kur’an’da (Nisâ, 4/12) eşlerin (karı-kocanın) hissesi, ölenin çocuklarının bulunup bulunmamasına göre değişebilmekte, çocuklar haricinde hiçbir mirasçı karı-kocanın terekeden alacağı hisseleri değiştirememektedir. Bu, karı-kocanın terekeden öncelikle hisselerini alacakları, diğer akrabaların ise kalanı paylaşacakları şeklinde anlaşılmaktadır. Karı-kocanın birbirlerine mirasçılıklarının sebebi evliliktir. Diğer hısımların mirasçılık sebebi ise akrabalıktır.
Nisâ, 4/33’te mirasçılıkları ayrıca belirtilen, akit yapanlar “eşlerdir. “Onlara paylarını verin” diye emredildiği için onların öncelikleri vardır.
Malı babası almışsa bütün evlatları o mala mirasçı olurlar. Ama alındığı zaman kardeşleri adına alınmışsa o zaman zaten mirasa konu olmaz. Sizin ifadenizden bu malın babaya ait olduğu anlaşılmaktadır. Dolayısıyla hiçbir gerekçeyle evlatlardan biri veya bir kaçı miras dışı bırakılamaz.
Mirasın sekizde birini anneniz alır. Geride kalan ise çocuklar arasında erkeğin iki kız hissesi alacağı şekilde paylaştırılır. Buna göre miras paylaşımı şöyle olur:
Miras kırk hisseye bölünür; beş hisse annenize, yedişer hisse kız kardeşlerinize, on dört hisse de size düşer. 5+7+7+7+14=40
Önce karısı mirasın 1/8’ini alır. Sonra kalanı ayrı bir taksime tutularak 1/6’şar hisse anne ve baba, 2/3 hisse de miras bırakanın üç kızı alacak şekilde paylaştırılır.
Miras 144 paya bölünür. Bunun 1/8’ini yani 18 payı miras bırakanın karısı alır. Geride kalan 126 payın 1/6’sı olan 21 payı annesi; 21 payı da babası alır. 126’nın 2/3’ü olan 84 pay da kızlardan her birine 28 pay olmak üzere paylaştırılır. 18+21+21+28+28+28=144
Miras bırakanın eşi terekenin sekizde birini alır. Geride kalan çocukları arasında erkeğe iki, kıza bir hisse olacak şekilde paylaştırılır. Buna göre miras 40 paya bölünür; 5 pay eşine, 7 pay kızına 14’er pay da oğullarından her birine verilir.
Miras bırakanın çocukları bulunduğu için kardeşleri mirasçı olamazlar. Onlarla ilgili olarak Allah Teâlâ şöyle buyurur:
“Miras paylaşımı sırasında yakınlar, yetimler ve düşkünler bulunursa, ondan onlara da verin, güzel sözler söyleyin.” (Nisa 4/8)
Bunun ise belli bir miktarı yoktur.
Ölenin karısı mirasın sekizde birini alır. Geride kalan ise kız ve erkek çocuklar arasında erkeğin iki kız hissesi alacağı şekilde paylaştırılır. Meseleyi matematiksel olarak şöyle ifade edebiliriz:
Miras 96 hisseye bölünür. 12 hisse miras bırakanın eşi, her bir erkek çocuk 14 hisse ve her bir kız çocuk 7 hisse alır. 12+70 (5X14)+14 (2X7)=96.
Osmanlı Devleti zamanında hazineye ait toprakları halk kullanıyor ve kira ödüyordu. Kiracı durumunda olan bu şahıslar ölünce toprağın kullanımı, devletin isteğine göre oluyordu. Son zamanlara doğru kullanma hakkı, miras gibi intikal etmeye başladı ve kız ile erkek arasında eşit paylaşıldı.
Sizin bahsettiğiniz yer, ister arsa, ister arazi olsun; mülkiyeti sizde olan yer olduğu için yukarıdaki hükme tabi değildir. Dinimize göre onu sekiz paya bölersiniz; annenize ve üç kız kardeşinize birer pay verirsiniz. İkişer pay da erkek kardeşlere düşer. Eğer kız kardeşlerinize ve annenize fazla bir şey vermek isterseniz onu kendi payınızdan verirsiniz.
Babanızın mirası eşine, iki oğluna ve iki kızına kalır. Buna göre miras 48 paya bölünür; 6 pay karısına (yani annenize), 14’er pay oğullarına, 7’şer pay da kızlarına verilir. 6+14+14+7+7=48
Ölenin çocukları varken kardeşleri miras alamaz. Bu yüzden amca ve halalarınız babanızdan kalan mirastan pay alamazlar.
Birinci sorunuzun cevabı: Eşiniz vefat etmekle borçlarından kurtulamaz. Mevcut mal varlığı, alacaklılar arasında paylaştırılır. Mesela 10 kişiye 100 lira borcu var, mirası elli lira ise her alacaklı, ancak alacağının yarısını alır. Bundan başka bir talebi olamaz.
İkinci sorunuzun cevabı: Kimse kimsenin borcunu ödemek zorunda değildir. Borç, miras olarak intikal etmez. Bu sebeple ne eşinizin babası ne de siz, onun borcundan sorumlu olmazsınız. Ancak Türkiye’de yürürlükte bulunan kanuna göre redd-i mirasta bulunmazsanız borçlar size intikal eder ve onları ödemek zorunda kalırsınız. Bu sebeple eşinizin ailesinin redd-i mirasta bulunması doğru olur. Siz de öyle yapabilirsiniz.
Lütfen aşağıdaki linki de tıklayınız:
www.fetva.net/goruntulu-fetvalar/olen-kisinin-borcu-varsa-bunu-cocuklari-mi-odemek-zorundadir.html
Üçüncü sorunuzun cevabı: Bütün altınlarınızı eşinize hediye ettiyseniz yapacak bir şey yok. Borç olarak verdiyseniz siz de alacaklılardan sayılırsınız. Alacağınızı bağışladığınız takdirde eşiniz size olan borcundan kurtulur, siz de onun sevabını alırsınız.
Miras payları Allah tarafından belirlenmiş haklardır. Anne-baba veya kardeş de olsa kimse kimsenin hakkına el süremez. Bu, büyük bir günahtır.
Kayınpederinizin mirası sekize bölünmelidir. Bir pay eşine (kayınvalidenize), bir pay kızına (eşinize), ikişer pay da erkek çocuklarına verilmelidir.
Eşiniz hiç çekinmeden Allah Teâlâ’nın kendisi için belirlediği hakkı annesi ve kardeşlerinden istesin.
Kendilerine miras kalanlar aşağıdaki ayetleri daima göz önünde bulundurmalı, mirası buna göre paylaştırmalı ve hiç kimse kimseye haksızlık etmemelidir.
İlgili ayetler şöyledir:
“Allah evladınız hakkında erkeğe, iki kız hissesi vasiyet eder. Eğer kızlar ikinin üstünde ise, bıraktığının üçte ikisi onlarındır; şayet bir kız ise yarısı onundur. Ana babadan her birine, ölenin çocuğu varsa altıda bir verilir. Ölenin çocuğu olmaz, anası babası ona varis olursa anasına üçte bir pay verilir. Kardeşleri varsa, altıda biri annesinindir. Bunlar, yaptığı vasiyetin yerine getirilmesinden veya borcunun ödenmesinden sonra olur. Babalarınız ve oğullarınız… Onlardan hangisinin menfaat bakımından size daha yakın olduğunu bilmezsiniz. (Bu sebeple) paylar Allah tarafından belirlenmiştir. Allah bilir, doğru karar verir.
Kadınlarınızın çocukları yoksa bıraktıklarının yarısı sizindir, çocukları varsa, bıraktıklarının dörtte biri sizindir. Bunlar, yaptığı vasiyetin yerine getirilmesinden veya borcunun ödenmesinden sonra olur. Sizin çocuğunuz yoksa ettiğiniz vasiyet veya borç çıktıktan sonra bıraktıklarınızın dörtte biri karılarınızındır; çocuğunuz varsa, bıraktıklarınızın sekizde biri onlarındır. Eğer bir erkek veya kadına kelale yollu (çocuğu ve babası olmadığı halde) varis olunuyor ve bunların ana-bir erkek veya bir kız kardeşi bulunuyorsa, her birine edilen vasiyetten veya borçtan arta kalanın altıda biri düşer; ikiden çoksalar, üçte birine, zarara uğratılmaksızın ortak olurlar. Bunlar Allah tarafından vasiyet edilmiştir. Allah bilendir. Halim’dir.
Bunlar Allah’ın yasalarıdır. Allah’a ve Peygamberine kim itaat ederse onu içlerinden ırmaklar akan cennetlere koyacaktır, orada temellidirler, büyük kurtuluş budur.
Kim Allah’a ve Peygamberine baş kaldırır ve yasalarını aşarsa, onu, temelli kalacağı cehenneme sokar. Alçaltıcı azap onadır.” (Nisâ, 4/11-14)
Miras 192 paya bölünmelidir. Bunun sekizde biri olan 24 pay ölenin eşine verilir. Kalan 168 payın altıda biri olan 28 pay annesinin olur. Geriye kalan 140 pay dörde bölünür; 35’er pay kızların her birine, 70 pay da erkek çocuğa verilir.
Allah Teâlâ mirasla ilgili ayetlerde böyle emrettiği için miras önce bu şekilde pay edilmek zorundadır. Daha sonra isteyen istediğine ikramda bulunabilir.
Kaskodan aldığınız para dâhil, eşinizin mirasının sekizde biri sizindir. Arta kalan kısmın yarısı kızınızın, altıda biri eşinizin annesinin, altıda biri de babasınındır.
Mirası 48 paya bölersiniz. Onun 6 payı sizin, 7 payı annesinin, 7 payı babasının, kalan 28 payı da kızınızın olur. 21 pay kalan mirasın yarısından, 7 pay da artan mirastan almış olur.
Mirasla ilgili ayette Allah Teâlâ şöyle buyurmaktadır:
“Yapacakları vasiyetten ve borçtan sonra eşlerinizin, eğer çocukları yoksa bıraktıklarının yarısı sizindir. Çocukları varsa bıraktıklarının dörtte biri sizindir. Çocuğunuz yoksa, sizin de, yapacağınız vasiyetten ve borçtan sonra, bıraktığınızın dörtte biri onlarındır (zevcelerinizindir). Çocuğunuz varsa, bıraktığınızın sekizde biri onlarındır…” (Nisa, 4/12)
Ayette altı çizili yerde görüldüğü gibi bir kadın, kocasının malına iki şekilde mirasçı olabilir:
1. Eğer çocukları olmasaydı, kocasının malının dörtte birine
2. Çocukları varsa – ki var- kocasının malının sekizde birine mirasçı olur.
Babanızın çocuğu olduğuna göre anneniz onun mirasının sekizde birini alır.
Miras bırakan geride karısı, iki erkek ve iki kız çocuğunu bırakarak vefat ediyor. Buna göre miras 48’e bölünür. Altı hisse (terekenin 1/8’i) miras bırakanın karısına verilir. Kız çocuklardan her birisi yedişer (toplamda 14) hisse, erkek çocuklardan her birisi on dörder (toplamda 28 hisse) alırlar. 6+7+7+14+14=48
Mirasçılardan herhangi birisinin hakkı, evde oturmak isteyenler tarafından gerek dükkândaki haklarından veya soruda belirtildiği gibi evin toplam değeri hesaplanarak (evde oturmak isteyen mirasçılar tarafından) para olarak ödenebilir.
Babanızın mirası yedi pay olmalı, bir payı kız kardeşinize ve ikişer payı da sizlere kalmalıydı. Siz böyle yapmadığınız için sizin malınızın yedide biri kız kardeşinizindir. Onu ona vermeniz gerekir.
Nisa suresinin 12. ayetine göre anneniz, mirasın sekizde birini alır.
“…Sizin çocuğunuz yoksa ettiğiniz vasiyet veya borç çıktıktan sonra bıraktıklarınızın dörtte biri karılarınızındır; çocuğunuz varsa, bıraktıklarınızın sekizde biri onlarındır…” (Nisa, 4/12)
Aynı surenin 11. ayetine göre siz, erkek kardeşinizin yarısı kadar pay alırsınız:
“Allah evladınız hakkında, erkeğe iki kız hissesi kadar tavsiye eder…” (Nisa, 4/11)
Buna göre miras 24 paya bölünür. 3 pay annenize, 7 pay size, 14 pay da erkek kardeşinize düşer.
Nisa suresinin 12. ayetine göre ölenin karısı, mirasın sekizde birini alır.
“…Sizin çocuğunuz yoksa ettiğiniz vasiyet veya borç çıktıktan sonra bıraktıklarınızın dörtte biri karılarınızındır; çocuğunuz varsa, bıraktıklarınızın sekizde biri onlarındır…” (Nisa, 4/12)
Aynı surenin 11. ayetine göre de kız, erkek kardeşinin yarısı kadar miras alır:
“Allah evladınız hakkında, erkeğe iki kız hissesi kadar tavsiye eder…” (Nisa, 4/11)
Bu durumda miras 40 paya bölünür. 5 pay ölenin eşi alır. 7 pay kız alır. Erkek çocukların her biri de 14’er pay alırlar.