Skip to content Skip to main navigation Skip to footer

İmam Nikahı

Bekâr bir erkekle bekâr bir kızın aynı evde kalmaları günah mıdır?

Nebîmiz sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

“Sizleri (beraberinde mahremi bulunmayan) kadınların yanlarına girmekten men ederim.” Bunun üzerine Ensâr’dan bir adam “Ya Resûlallâh! (Kocanın babaları ve oğullarından başka diğer) erkek akrabalarına ne dersin?” diye sordu. Resûlullah da “Onlarla halvet (baş başa kalmak) ölümdür.” buyurdu.” (Buhârî, Nikâh, 112; Müslim, Selâm, 20 (2172).

Allah Teâlâ kadınlarla ilgili olarak şöyle buyurmuştur:

“Mümin kadınlara da söyle gözlerini sakınsınlar; edep yerlerini ve çevresini örtsünler. Görünen kısım dışındaki süslerini açmasınlar.  Başörtülerini yakaları üstüne kadar indirsinler. Kocaları,  babaları, kocalarının babaları, oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları, elleri altında bulunan esirler, ele bakar hale gelmiş ve erkekliği kalmamış kimselerle kadınların edep yerlerinin farkına varamamış çocuklar dışında hiç kimseye süslerini açmasınlar…” (Nûr, 24/31)

Buna göre bir kadın ancak yukarıda belirtilen erkeklerin yanında oturabilir ve başını açabilir. Bu sayılanların dışında kalan akrabalar da olsa yabancı sayılırlar ve bir kadın o erkeklerin yanında mahrem yerlerini açamaz ve onlarla asla kapalı bir yerde baş başa kalamaz. Ama onlarla umuma açık yerlerde konuşması, selamlaşması yasak değildir. Bu kişilerin yanına tesettürlü kıyafetlerle çıkabilir.

Müslümanların haramlardan kaçınmaları gerektiği gibi haramlara götüren yollardan da kaçınmaları gerekir. Allah Teâlâ özellikle büyük günahları haram kılarken “onlara yaklaşmayın”, “onlardan uzak durun” buyurmuştur.

Zina ile ilgili Allah şöyle buyurmuştur:

“Zinaya yaklaşmayın. Çünkü o, çok çirkin bir iş ve kötü bir yoldur.” (İsrâ, 17/32)

Yaklaşmamak da ancak araya mesafe koymakla olur ki bunlar da yani mefsedete götüren vasıtalar da dinen yasaklanmıştır.

www.fetva.net/yazili-fetvalar/harama-goturen-yollar-da-haram-midir.html

Üçüncü bir kişinin bilerek evini bu gibi kişilere teslim etmesi de onların günahına ortam sağlamak sayılacağından günahtır, günaha destek vermektir. Bununla ilgili olarak da Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:

“İyi bir işe arka çıkan ondan bir pay alır; kötü bir işe arka çıkan da onun sıkıntısına katılır. Allah, her şeyin karşılığını verir.” (Nisâ, 4/85)

“İyilikte ve fenalıktan sakınmakta yardımlaşın, günah işlemek ve aşırı gitmekte yardımlaşmayın.” (Mâide, 5/2)

İmam nikâhlı bir insan boşanırsa tekrar ne zaman evlenebilir?

Boşanma gerçekleştikten sonra erkeğin beklemesi gereken herhangi bir süre yoktur. Ancak boşadığı kadının bekleme süresi bitmeden onun kız kardeşi, kardeşlerinden birinin kızı, halası yahut teyzesi ile evlenemez. Çünkü iddet bitmeden kadın kocasından tam ayrılmış olmaz.

Birinci ve ikinci boşanmadan sonra kadının bir başkası ile evlenebilmesi için iddet beklemesi gerekir. İddet, adet gören kadının üç temizlik müddeti, adet görmeyenlerin üç ay, hamilelerin de doğum yapıncaya kadar beklemesidir.

Erkek iyi niyetli ise iddet bitinceye kadar, yeni bir nikâha gerek kalmadan eşine dönüp evliliği sürdürebilir.

www.fetva.net/yazili-fetvalar/iddet-iddet-bekleme-ne-demektir.html

Tabi bu anlatılanlar gerçek bir evlilik sonucunda meydana gelen gerçek bir boşanma için geçerlidir. Bir evliliğin gerçek olabilmesi için ilk şart, kıyılan nikâhın kızın ve ailesinin izni ve onayı ile kıyılması ve bu nikâhın gizli olmamasıdır. Bu şartlara uyulmadan kıyılan nikâhlar geçerli değildir!

Tüm şartlarına uyularak kıyılan nikâhtan sonra boşanmanın meydana gelebilmesi için de bir takım şartlar bulunmaktadır. Boşanma sadece sözlerle meydana gelen bir olay değildir. Belirli kuralları olan bir işlemler bütünüdür. Bu kurallara uymadan boşanma gerçekleşmez.

Hem imam nikâhı ve şartları hem de boşanma ve şartları ile alakalı olarak sitemizde bir hayli bilgi bulunmaktadır. Aşağıdaki linklerde bulunan soru-cevapları okursanız konu hakkında yeteri kadar bilgi sahibi olabilirsiniz.

www.fetva.net/yazili-fetvalar/imam-nikahi

www.fetva.net/yazili-fetvalar/bosanma

Kadın âdetli iken imam nikâhı kıyılabilir mi?

Âdet döneminde kıyılan nikâh geçerlidir. Nikâh için kadının âdetli olmaması diye bir şart yoktur.

Daha geniş cevap için lütfen aşağıdaki linkleri tıklayınız:

www.fetva.net/yazili-fetvalar/gerdek-gecesi-adetli-olan-gelinin-imam-nikahi-gecerli-olur-mu.html

www.fetva.net/yazili-fetvalar/imam-nikahinin-sartlari-nelerdir.html

Nikâhtan sonra başı açık dolaşmanın nikâha bir zararı olur mu?

Bir kadının başı açık dolaşması nikâhına zarar vermez. Çünkü nikâh bir akittir. Kurulması da sona ermesi de belirli şartlara bağlıdır. Başı örtmek her Müslüman kadına Allah’ın emridir. O emri kabul etmeyen kâfir olur. Kabul ettiği halde yerine getirmeyen de günahkârdır.

Aşağıdaki linklerde hem Başörtüsü ve Örtünme hem de Boşanma ile ilgili yazılar bulunmaktadır. O yazıları okumanızı tavsiye ederiz:

www.suleymaniyevakfi.org/arastirmalar/basortusu-ve-ortunme.html

www.suleymaniyevakfi.org/kuran-arastirmalari/talak-erkegin-bosama-hakki.html

Bir erkek aynı kadınla kaç kez imam nikâhı yapabilir?

Dinimize göre boşanma en fazla üç defa olabilir. Erkek karısından birinci kez boşanır da kadının iddeti bittikten sonra evlenmek isterse yeni bir nikâh kıyarak tekrar evlenebilir. Aynı şey ikinci kez boşanma için de geçerlidir. (İddet bitmeden dönmek isterse boşanma gerçekleşmiş olmakla birlikte yeni bir nikâha gerek olmaz.) Fakat bir erkek karısından üçüncü kez boşandıktan sonra karısıyla bir daha evlenemez. Bunun bir istisnası vardır. Kadın bir başka erkekle evlenir ve bir zaman sonra bu erkek de onu boşarsa kadın tekrar yeni bir nikâhla ilk kocasına dönebilir.

Boşanmanın hangi durumlarda meydana geldiğini öğrenmek için lütfen aşağıdaki linkte yer alan yazıyı okuyunuz:

www.suleymaniyevakfi.org/kuran-arastirmalari/talak-erkegin-bosama-hakki.html

Nikâh şahitlerinin Müslüman olması şart mıdır?

Allah Teâlâ şöyle buyurur:

İçinizden evli olmayanlar ile erkek ve kadın esirlerinizden uygun durumda olanları nikâhlayın. Onlar yoksul iseler Allah, kendi ikramıyla onların ihtiyacını giderir. Allah’ın imkânları geniştir, bilir.” (Nûr, 24/32)

Bu ayet, evlendirme görevini bütün Müslümanlara vermiştir. Evlendirmede esas olan nikâh törenidir. Dolayısıyla o törende mümkün olduğu kadar daha çok Müslüman bulunmalı ki her biri Allah’ın bu emrini yerine getirmiş olsun. Bu sebeple nikâh, Müslümanların hazır bulunduğu bir törenle kıyılmalı, hepsi bu olaya şahit olmalıdır.

Nikâhta gayrimüslimler de bulunabilir. Ancak imkân olduğu sürece bir bölük müslümanın huzurunda nikâhın kıyılması gerekir.

Muhammed b. Hatıb el-Cumahî’den rivâyete göre, o şöyle demiştir: Resûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Haram olan nikâhla helal olan nikâh arasındaki ayırıcı özellik def çalmak ve evliliği/nikâhı duyurmaktır.” (Tirmizî, Nikâh, 6; İbn Mâce, Nikâh, 20; Nesâî, Nikâh, 72)

Âişe radıyallahu anha’dan rivayete göre, o öyle demiştir:  Resûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur.

“Nikâhı gizli değil ilan ederek yapın. Kalabalık yerler olan mescitler gibi kalabalıklarla yapın. Nikâh yapıldığı belli olması için de def çalın.” (Tirmizî, Nikâh, 6)

Gizli nikâhın geçersiz olduğunu öğrendik. Peki ne yapmamız gerekiyor?

Yaptığınızın doğru olmadığını anlayıp pişmanlık duymanız sizdeki Allah korkusunu göstermektedir. Bu çok önemli bir şeydir. Nice insanlar var ki yaptıklarının yanlış olduğunu bile kabul etmiyorlar. Madem ki yanlışınızın farkına vardınız, öyleyse bu yanlıştan dönmenin vakti geldiğini de bilmelisiniz.

Bir erkeği sevebilirsiniz. Bunun günahı olmaz. Günah olan, dinen birbirlerine yabancı olan bir erkekle bir bayanın el ele tutuşmaları, yalnız başlarına kalmaları, herkesten gizli bir şekilde imam nikâhı kıydırmaları vesairedir.

Durumunuzu ailenize mutlaka açmanız gerekir. Onlara durumu güzelce ve tatlı bir dille anlatmalısınız. İzin vermemeleri halinde dinen zor duruma düşeceğinizi, evlenmeniz için onların rızasına ihtiyaç duyduğunuzu vs. güzelce izah edin. İzin verirlerse en kısa zamanda nikâhınızı kıydırır, evlenirsiniz. Karşı çıkarlarsa Evlendirme Dairesine başvurur, resmi nikâhınızı kıydırırsınız. Bu iki yoldan başka yapacağınız herhangi bir şey yoktur.

Ayrıca bugün için sadece imam nikâhı ile evlenmeniz sizi mağdur eder, ortada kalırsınız. Yarın bir gün herhangi bir ayrılık durumunda hiç bir hak iddia edemezsiniz. İşte bunun için ya aileniz devreye girecek ya da resmi nikâhla evlenecek, haklarınızı hukuki koruma altına alacaksınız. Bunu da yapmazsanız evleninceye kadar sabredin, vakitlerinizi oruçlu geçirmeye çalışın. Zira oruç tutmak, insanın nefsini terbiye eder. Bu konuda Peygamberimiz sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

“Gençler! Kimin maddi imkânı varsa hemen evlensin. Kim de maddi imkân bulamazsa (nafile) oruç tutsun. Çünkü oruç, onun için şehveti kırıcıdır.” (Buhârî, Nikâh, 3; Müslim, Nikâh, 1)

Benzer bir soru-cevap için lütfen aşağıdaki linki tıklayınız:

www.fetva.net/yazili-fetvalar/birbirimizi-seviyoruz-bundan-sonra-ne-yapmamiz-gerekiyor.html

Nikâh akdinde velinin bulunması ve onlara sorulması şart mıdır?

Veli, yapılacak olan nikâhı denetleyen kişidir. Bu, kızın ailesidir. Yani aile, kızlarına talip olan erkeği araştıracak ve bunun neticesinde kızlarını verip vermeyeceklerine karar verecektir. Bundan sonraki aşamada nikâhın hukuki olarak kayıt altına alınması gerekiyor ki bu da bugün resmi nikâhlarla sağlanmaktadır.

Nikâh esnasında aileye soru sorulması ve onaylarının alınması gerekmez. Nikâh için “evet” veya “hayır” diyecek olan, evlenecek çiftlerdir.

Daha geniş bilgi için lütfen aşağıdaki linkleri tıklayınız:

www.fetva.net/yazili-fetvalar/nikahta-neden-veli-sarti-kosuluyor.html

www.fetva.net/yazili-fetvalar/biz-kiz-vekil-tayin-ettigi-halde-kendi-nikahinda-bulunabilir-mi.html

www.suleymaniyevakfi.org/arastirmalar/nikah-sozlesmesinde-veli.html

Gizli nikâhla evlenip ayrıldım. Başka biriyle nasıl evlenebilirim?

Kızın ailesinin izni ve onayı olmadan kıyılan nikâh geçersizdir. Peygamberimiz sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

“Hangi kadın, velisinin izni olmadan nikâhlanırsa onun nikâhı bâtıldır (geçersizdir), onun nikâhı bâtıldır, onun nikâhı bâtıldır. Erkek onunla ilişkiye girmişse bu ilişkiye karşılık kadının mehir alma hakkı vardır. Eğer anlaşamazlarsa sultan (yetkili kişi) velisi olmayanın velisidir.” (Ebû Dâvûd, Nikâh, 20; Tirmizî, Nikâh, 14; İbn Mâce, Nikâh, 15; Ahmed b. Hanbel, Müsned, 6/66)

Eğer o kişi ile ilişkiye girdiyseniz ondan mehir alırsınız ve hamile olup olmadığınızın anlaşılması için bir kere âdet görüp temizleninceye kadar beklemeniz gerekir. Fakat ilişkiye girmemişseniz nikâhınız geçerli olmadığı için herhangi bir işlem yapmadan yeni bir evlilik yapabilirsiniz.

Velisiz nikâhla alakalı olarak aşağıdaki linkte bulunan yazımızı okumanızı tavsiye ederiz:

www.suleymaniyevakfi.org/arastirmalar/velisiz-nikah.html

Ailelerinin istememesine rağmen gençler resmi nikâhla evlenebilirler mi?

Resmi nikâhları yapıldıysa bu nikâh dinen de geçerli olur. Burada şu hadis devreye girer:

“Veli ve iki güvenilir şahit olmadan nikâh olmaz. Bu şekilde kıyılmayan nikâh bâtıldır. Anlaşamaz­larsa sultan (yetkili makam) velisi olmayanın velisidir.” (Ebû Dâvûd, Nikâh, 20, (2083); Tirmîzî, Nikâh, 14 (1102); İbn Mâce, Nikâh, 15, (1879); Ahmed b. Hanbel, Müsned,  6/66.)

Şimdi gidip bir de imam nikâhını kıydırsınlar. Çünkü resmi nikâhta mehir belirleme başta olmak üzere birkaç eksiklik bulunmaktadır. Bunları da imam nikâhı ile tamamlasınlar. Nikâhta önemli olan, denetimdir. Bu denetim de nikâhın hukuken kontrole alınması ile sağlanmıştır. Dolayısıyla herhangi bir sorun yoktur.

Bununla ilgili olarak aşağıdaki linkte bulunan görüntülü cevabımızı izlemenizi de tavsiye ederiz:

www.fetva.net/goruntulu-fetvalar/bir-kiz-ailesinin-rizasi-olmadan-evlenirse-ailesinin-tutumu-ne-olmali.html

İmam nikâhında gelin ve damada hoca hangi soruları sorar?

İmam nikâhında normalde kişiye bir şeyler sorulmaz. Fakat imamlar nikâhlarını kıydıkları kişilerin Müslüman olup olmadığını bazı sorularla anlamaya çalışırlar. Ama nikâh, imtihan yeri değildir. Tarafların evlenmeleri dinen uygunsa nikâh kıyılır. Bunu denetleyecek olan da veli veya yetkili makamdır.

Nikâh için gerekli olan şartlara dair sitemizde oldukça geniş malumat vardır. Bu kategoride yer alan soru-cevapları okumanız yeterlidir.

25 yaşında bir erkekle 45 yaşında dul bir kadın evlenebilirler mi?

Bir erkek kendisinden yaşça büyük bir kadınla evlenebilir. Fakat nikâh için kadının velisinin izni şarttır. Bu şart yerine getirilmeden nikâh kıyılamaz.

Evlenmek istediğiniz hanımın velisi kimse (baba, dede, oğullar, erkek kardeşler, amca vs.) önce ona gideceksiniz. Onlar sadece yaşlarınızı bahane ederek evlenmenize karşı çıkarlarsa Evlendirme Memurluğu’na başvurup resmi nikâhınızı kıydırın. İmam nikâhınızı resmi nikâhtan sonra kıydırırsınız.

Bunun dışında kimsenin haberi olmadan, gizli bir şekilde nikâh kıyamazsınız. Gizli nikâhlar geçersizdir. Nikâhın geçerli olmasının olmazsa olmaz şartı, bu nikâhın bir yetkili tarafından denetlenmesidir. Bu da öncelikle kızın/kadının velisi, bunların olmaması yahut sebepsiz yere sorun çıkarması durumunda da yetkili resmi makamlardır.

Benzer bir soru-cevap için lütfen aşağıdaki linki tıklayınız:

www.fetva.net/yazili-fetvalar/dul-kadinlar-ailesinden-izin-almadan-nikahlanabilirler-mi.html

Velisiz nikâh olmayacağı konusunda daha detaylı bilgiye aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz:

www.suleymaniyevakfi.org/arastirmalar/velisiz-nikah.html

www.suleymaniyevakfi.org/arastirmalar/nikah-sozlesmesinde-veli.html

Evleneceklerini herkese duyuran kişiler birlikte yaşayabilirler mi?

Bir kadınla erkeğin evleneceklerini duyurmaları evlenmiş oldukları anlamına gelmez. İlerisinde evlenmeye karar verdiklerini gösterir, o kadar. Ne zaman evlilik akdini yerine getirirlersa o zaman evlenmiş sayılırlar.

Nikâhta velinin şart kılınmış olması, nikâhın hukuki olarak denetlenmesi demektir. Bugün için nikâhın hukuki denetimi yetkili makamlarca yapılmaktadır. Bu açıdan kıyılacak olan nikâhın yetkili makam olan Nikâh Dairesi tarafından denetlenmesi gerekir.

İkincisi, mehir nikâhın şartlarından değil; sonuçlarındandır. Yani nikâh esnasında mehir belirlenmese bile nikâh geçerli olur. Bu takdirde mehir hakkı kendiliğinden doğar. Bu şekilde kendiliğinden doğan mehire mehr-i misil denir. Bunun miktarı ve ödeme şekli, o kadına denk sayılan diğer bir kadının aldığı mehire bakılarak tespit edilir.

Daha ayrıntılı bilgi için lütfen aşağıdaki linkleri tıklayınız:

www.fetva.net/goruntulu-fetvalar/resmi-nikah-dini-nikah.html

www.fetva.net/yazili-fetvalar/imam-nikahinin-sartlari-nelerdir.html

 

Nikâhta denetimi niçin şart koşuyorsunuz?

Öncelikle bizim kimseyi tatmin ve ikna etme gibi bir görevimizin olmadığını söylememiz gerekiyor. Biz, bize sorulan sorulara elimizden geldiği kadar ayetlere ve Nebîmizinden nakledilen sahih uygulamalara bağlı kalarak cevaplar hazırlamaktayız. Buradan hareketle, veli izni olmadan kıyılan nikâhın geçersiz olduğu hükmü bize değil; Allah’a ve O’nun resulüne aittir! Nikâhın mutlaka bir denetim altında kıyılması gerektiğini ve buna aykırı olan nikâhların geçersiz olduğunu söyleyen Allah ve resulüdür.

Birbirini seven ve kendisini dindar bilen herkes ailelerinden gizli ve habersiz, yetkili makamlardan da onay almadan tamamen denetimsiz bir şekilde birliktelik yaşayacaklar ve buna dinimiz müsaade edecek! Kesinlikle böyle şey olamaz. Eğer buna izin verilirse zina neye denir o zaman? Böyle bir şeyi dinimize uygun görmek cinayet olur.

Dolayısıyla dini kendinize uydurmak yerine kendinizi dine uydurmaya gayret gösterirseniz iyi olur. Ayrıca bilmediğiniz şeylerde hüküm vermeye de kalkışmamanızı tavsiye ederiz.

Nikâh ve denetimi hakkında aşağıdaki linklerde yeteri kadar bilgi mevcuttur:

www.fetva.net/yazili-fetvalar/nikahta-neden-veli-sarti-kosuluyor.html

www.suleymaniyevakfi.org/arastirmalar/velisiz-nikah.html

www.suleymaniyevakfi.org/arastirmalar/nikahin-denetlenmesi.html

www.suleymaniyevakfi.org/arastirmalar/nikah-sozlesmesinde-veli.html

Aileden habersiz nikâh geçerli olur mu?

İmam nikâhı, yapılacak olan nikâhın yetkili bir kişi veya kurumun denetlemesi demektir. Tıpkı bugün nikâhların belediyede kıyılması gibi.

Dinimize göre nikâhı denetleme yetkisi olan ilk kişi; kızın ailesidir. Dolayısıyla öncelikle onların rızası alınmak zorundadır. Nebîmiz şöyle buyurmuştur:

“Hangi kız/kadın, velisinin izni olmadan nikahlanırsa onun nikahı geçersizdir!” (Buhârî, Nikâh, 16)

Fakat aile sebepsiz yere sorun çıkarırsa o zaman denetim, bölgenin yetkili amirine geçer. Yani bugünkü anlamı ile belediyeye.

İmam nikâhı için sadece kız ve erkeğin anlaşmaları yeterli değildir. Nikâh, bir denetim altında yapılan ve halka ilan edilen bir anlaşma türüdür. Asla gizli ve denetimsiz olarak yapılamaz.

Yapılması gereken ilk şey, kızı ailesinden istemektir. Razı oldukları taktirde usulüne uygun bir şekilde düğün yapılır, evlilik gerçekleşir. Haksız gerekçelerle buna karşı çıkarlarsa ve kızın yaşı 18’den büyükse Evlendirme Dairesi’ne başvurulur, resmi olarak evlenilir.

Nikâh bir sözleşmedir. İmam nikâhı kavramı, Hıristiyanların Kilise Nikâhı kavramına karşılık icat edilmiştir. Dinimizde böyle bir kavram yoktur. Nikâh, mutlaka “yetkili” birileri tarafından bir kayıt ve “denetim” altında kıyılmalıdır. Bugün bu denetimi belediyeler yapmaktadır.

Hanefi mezhebinde sadece iki şahit ile yetinilen nikâhın geçerli oluşu YANLIŞTIR! Bu konuda Hanefi mezhebinin görüşü ile amel edilemez! Kaldı ki Hanefi mezhebi iki şahidi yeterli görmekte; fakat nikâhın gizli olmasını kabul etmemektedir.

Bu konuda sitemizde bulunan VELİSİZ NİKÂH ve NİŞANLILARIN NİKÂHI adlı yazılarımızı okuyunuz.

www.suleymaniyevakfi.org/arastirmalar/velisiz-nikah.html

www.suleymaniyevakfi.org/arastirmalar/nisanlilarin-nikahi.html

İmam nikâhının şartları nelerdir?

Nebîmiz sallallâhu aleyhi ve sellemin şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir:

“Veli ve iki güvenilir şahit olmadan nikâh olmaz. Bu şekilde kıyılmayan nikâh batıldır. Eğer anlaşamazlarsa sultan, velisi olmayanın velisidir.” (Ebû Dâvûd, Nikâh, 20; Tirmîzî, Nikâh, 14; İbn Mâce, Nikâh, 15; Ahmed b. Hanbel, Müsned, 6/66)

Hadiste geçen “sultan”, yetkili amir demektir.

Veli; baba, dede, oğullar, erkek kardeşler amca vs. dir. Bunlar bulunmaz veya bulunur da görevini yapmazsa görev yetkili amire geçer.

Bugün dünyanın hiçbir yerinde velisiz nikâh kıyılmaz. Belediye başkanlarının, kilisenin, havranın veya bir başka makamın nikâhı onaylamaya veya redde yetkili olması, bunların velilik yetkisini kullanmaları demektir.

Nebîmizin erkekler için veli aramaması, kadınlar için de velinin onayını yeterli görmesi evliliği kolaylaştırmakta ve sağlıklı yuvaların kurulmasına sebep olmaktadır.

Ayrıntılı bilgi için lütfen aşağıdaki linki de tıklayınız:

www.suleymaniyevakfi.org/arastirmalar/velisiz-nikah.html

Nikâh şahitlerinden birinin kadın olması nikâh zarar verir mi?

Kızın/kadının velisinin izni olması ve nikâhın gizli olmaması gibi nikâhla ilgili şartlar tamamlanmışsa bir erkek ve bir kadının şahitliği ile kıyılan nikâh geçerli olur.

Nikâh şahitlerinden birinin veya her ikisinin kadın olmasının nikâha bir zararı olmaz. Kadının şahitliği ile ilgili olarak aşağıdaki linkte yer alan yazıyı okumanızı tavsiye ederiz:

www.suleymaniyevakfi.org/arastirmalar/kadinlarin-sahitligi.html

Ölen kardeşimin karısı ile imam nikâhı kıyabilir miyim?

Yalnız kaç-göçün önlenmesi ve kadınla erkeğin haram işlemek­sizin bir araya gelerek konuşabilmeleri ve gezebilmeleri için kıyılan ayrı bir nikâh çeşidi yoktur. Bir tek nikâh vardır ve o nikâh kıyılınca evlilik dönemi başlar. Artık kadınla erkek birer evli çift olmuş olurlar. Bu yüzden ölmüş kardeşinizin geride kalan eşinin ve ailesinin onayı ile kıyacağınız bir nikâhla o artık sizin eşiniz olur, eşe ait bütün haklara sahip olur.

Lütfen aşağıdaki linki de tıklayın:

www.fetva.net/yazili-fetvalar/erkek-kardes-olen-abisinin-hanimini-es-olarak-alabilir-mi.html

Flört zina mıdır?

Zina büyük günahların biridir. Değil onu yapmak ona yaklaşmak bile haram kılınmıştır. Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmuştur:

“Zinaya yaklaşmayın. Çünkü o, çok çirkin bir iş ve kötü bir yoldur.” (İsrâ, 17/32)

Zina, aralarında nikâh olmayan bir erkekle bir bayanın cinsel ilişkiye girmesi demektir. Bunun dışında kalan el ele tutuşma, beraber dolaşma gibi şeyler kişiyi zinaya yaklaştıran şeylerdir ve yukarıdaki ayetle yasaklanmıştır.

Allah Teâlâ, bir de şöyle buyurmuştur:

“(Resulüm!) Mümin erkeklere söyle; bakışlarını kıssınlar, edep yerlerini (zinadan) korusunlar. Onlar için temiz olan budur.  Allah, onların ne yaptıklarından haberdardır.”

“Mümin kadınlara da söyle; bakışlarını kıssınlar ve edep yerlerini (zinadan) korusunlar…” (Nûr, 24/30-31)

Ayetlerde bakışlarla edep yerlerini koruma arasında ilişki kurulması önemlidir. Çünkü her şey bakışlarla başlar. Peygamberimizin bu konudaki değerlendirmesi şöyledir:

“Gözün zinası bakmaktır.” (Buhârî, İsti’zan, 12)

Bu sebeplerden dolayı zinadan korunduğumuz gibi zinaya götüren şeylerden de korunmamız gerekir.