Skip to content Skip to main navigation Skip to footer

Tag: Ramazan ve Oruç

Fitil kullanmak orucu bozar mı?

Fıkıh ve ilmihal kitaplarına göre fitil kullanmak orucu bozar. Fakat oruç “yemek, içmek ve cinsel ilişkiden uzak kalmak” şeklinde tarif edilmiştir. Fitil kullanmak ne yeme ne de içme sayılır! Tedavi maksatlıdır ve ağız – burundan vücuda girmemektedir. Bu açıdan biz orucu bozmayacağı kanaatindeyiz. Fakat fitilin kullanım amacını da dikkate almak gerekir. Eğer gerçekten bir hastalığın tedavisi içinse problem olmaz. Fakat kişiye kuvvet verici, gıda sağlayıcı bir fitilse o zaman bundan kaçınmak gerekir.

YAYIMLANDIĞI YER: Yahya Şenol, Ramazan ve Oruç, 3. Baskı, Süleymaniye Vakfı Yayınları, İstanbul, 2017, s. 103.

İftarı neyle açmak gerekir? Su ile mi hurma ile mi?

Konuyla ilgi hadislere ve Nebîmizin uygulamasına bakıldığında bulabilenlerin hurma ile, bulamayanların ise su ile iftar etmeleri tavsiye edilmiştir.

Selmân İbn Âmir ed-Dabbî radıyallâhu anh’tan rivayet edildiğine göre Nebîmiz şöyle buyurmuştur:

“Herhangi biriniz iftar etmek istediği zaman orucunu hurma ile açsın. Hurma bulamazsa su ile iftar etsin. Su temizdir.” (Ebû Dâvûd, Savm, 21; Tirmizî, Zekât, 26, Savm, 10; İbn Mâce, Sıyâm, 25)

Enes radıyallâhu anh dedi ki: Resûlullâh sallallâhu aleyhi ve sellem akşam namazından önce bir kaç taze hurma ile orucunu açardı. Taze hurma bulamazsa kuru bir hurmacıkla iftar ederdi. Kuru hurma da bulamazsa birkaç yudum su içerek iftar ederdi. (Ebû Dâvûd, Savm 21; Tirmizî, Savm 10)

Burada dikkat edilmesi gereken nokta hurma ile oruç açmanın şart olmadığıdır. Bu sadece bir tavsiyedir.

YAYIMLANDIĞI YER: Yahya Şenol, Ramazan ve Oruç, 3. Baskı, Süleymaniye Vakfı Yayınları, İstanbul, 2017, s. 115.

Banyo yapmak orucu bozar mı?

Temizlik, imanın yarısıdır. Dolayısıyla yıkanması gereken bir durumda olan kişinin oruçlu olup olmamasına bakılmaz. Oruçluyken banyo yapılabilir, bir sakıncası yoktur. Nitekim Aişe ve Ümmü Seleme Validelerimiz, Resûlullâh sallallâhu aleyhi ve sellemin Ramazanda imsak vakti girdikten sonra yıkandığını haber vermişlerdir.[1] Bu da oruçlu kimselerin banyo yapmasında hiçbir sakınca olmadığını göstermektedir.

[1] Buhârî, Savm, 22; Müslim, Sıyâm, 75 (1109); Tirmizî, Savm, 63.

YAYIMLANDIĞI YER: Yahya Şenol, Ramazan ve Oruç, 3. Baskı, Süleymaniye Vakfı Yayınları, İstanbul, 2017, s. 97.

Lütfen aşağıdaki linki de tıklayınız:

www.fetva.net/oruc/banyo-yapmak-orucu-bozar-mi-2.html

Resûlullâh Efendimiz iftardan sonra nasıl dua ederdi?

Muâz b. Zuhre; Resûlullâh sallallâhu aleyhi ve sellemin iftar ettiği zaman şöyle dua ettiğini haber vermiştir:

“Allahım! Senin için oruç tuttum ve senin rızkınla orucumu açıyorum.”

Dârekutnî’nin ve Taberânî’nin el-Mü’cemu’l-Kebîr’inde İbn Abbâs’tan rivayet ettikleri haber şu şekildedir:

“Resûlullâh iftar ettiği zaman ‘Allahım! Senin için oruç tuttuk, senin rızkınla orucumuzu açıyoruz. Onu bizden kabul et. Sen işitir ve bilirsin’ derdi.

İbnüs-Sünnî, Muâz b. Zühre’den şöyle rivayet etmiştir: Resûlullâh “Allah’a hamd ederim. O bana yardım etti, oruç tuttum, rızık verdi, iftar ettim” derdi.

Abdullah b. Amr b. el-As’tan da Resûlullâh’ın şöyle dua ettiği rivayet edilmiştir:

“Oruçlunun iftar esnasındaki duası şudur: Allahım! Senden her şeyi kuşatan rahmetinle günahlarımı bağışlamanı isterim.” (Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Necati Yeniel, Hüseyin Kayapınar, Necat Akdeniz, Şamil Yayınevi, İstanbul, 1989, c: 9, s. 203.)

YAYIMLANDIĞI YER: Yahya Şenol, Ramazan ve Oruç, 3. Baskı, Süleymaniye Vakfı Yayınları, İstanbul, 2017, s. 115-116.

Ezan okununca yemeğe mi başlayacağız, yoksa namazı mı kılacağız?

Önce iftar edilip arkasından akşam namazının kılınması daha iyidir.  Bununla ilgili olarak Nebîmizin şöyle söylediği rivayet edilmiştir:

“Eğer birinizin önüne akşam yemeği konulmuş, bu sırada da akşam namazına kamet getirilmiş ise siz akşam yemeğine başlayın. Acele edip akşam yemeğinizi bırakmayın.” (Buhârî, Ezân, 42; Müslim, Mesâcid, 66 (559))

Buna göre işin sağlık boyutu da göz önünde bulundurulduğunda ezan okunduğunda önce iftar açılıp, çorba vs. ile kısa bir atıştırma yapıp akşam namazını kılmak, namazdan sonra yemeğe devam etmek en güzelidir. Bu sayede hem namazda zihin yemekle meşgul olmaz hem de bütün gün boş olan mide bir anda yemekle dolup vücuda rahatsızlık vermez.

İmam-ı Azam Ebû Hanife’nin “Bütün yemeğimin namaz olması, bütün namazımın yemek olmasından daha makbuldür.” dediği nakledilir. O, bu sözü ile “namazda yemeği düşüneceğime, yemekte namazı düşünmeyi tercih ederim” demiş olmaktadır.

YAYIMLANDIĞI YER: Yahya Şenol, Ramazan ve Oruç, 3. Baskı, Süleymaniye Vakfı Yayınları, İstanbul, 2017, s. 112.