Skip to content Skip to main navigation Skip to footer

Tag: yanlışlıkla adam öldürmek

Kaza sonucu birinin ölümüne sebep olan kişiye ne ceza verilir?

Bazı ayetlerde geçen “köle azat etme” işi günümüzde uygulanabilir mi?

Kur’an-ı Kerim’de yanlışlıkla (hataen) adam öldürme durumunda, konunun birinci derecede mağduru olan maktul yakınlarına, kişisel hakların telafisi olarak bir diyet ödenmesi gerektiği bildirilmiştir.

www.fetva.net/yazili-fetvalar/hataen-adam-olduren-kisi-diyeti-nasil-ve-ne-kadar-odemeli.html

Bunun dışında bir de özgür olmaması sebebiyle manevî şahsiyetten yoksun, diğer bir ifadeyle toplumsal kimliği yok sayılan, toplumdan eksilen manevî bir şahsiyetin hükmen yerine konulması anlamında, mümin bir esirin özgürlüğüne kavuşturulması (tahrîr-i rakabe) yaptırımı da öngörülmektedir. İlgili ayetler şöyledir:

Bir müminin bir mümini öldürmeye hakkı yoktur; yanlışlıkla olursa başka. Kim bir mümini yanlışlıkla öldürürse bir mümin köle azat etmesi ve öldürülenin ailesine ödenecek diyet vermesi gerekir; bağışlarlarsa başka. Eğer öldürülen mümin, size düşman olan toplumdan ise mümin bir köle azat etmek gerekir. Eğer aranızda anlaşma olan bir toplumdan ise ailesine ödenecek diyet ve bir mümin köle azadı gerekir. Kim bulamazsa art arda iki ay oruç tutar. Bu Allah tarafından tevbesinin kabulü içindir. Allah bilir, doğru karar verir.

Kim bir mümini kasten öldürürse (onun) cezası, içinde sürekli kalacağı cehennemdir. Allah ona gazap etmiş, onu lanetlemiş ve onun için büyük azap hazırlamıştır.” (Nisâ, 4/92-93)

92. ayette boyunduruğun/esaretin çözülmesi ve özgürlüğe kavuşturma olarak ifade edebileceğimiz “tahrîr-i rakabe (تَحْرِيرُ رَقَبَةٍ)” tabirinin kullanılması, söz konusu olaydaki hak ihlalini tam anlamıyla karşılamasının yanında, uygulanabilirlik açısından da esnek bir yapı oluşturmaktadır. Özgürlüğüne kavuşturulacak kişiler, tutsak durumda olan savaş esirleri olabileceği gibi sosyal, siyasal veya ekonomik sebeplerle suçsuz olduğu halde boyunduruk altına alınmış ve özgürlüğünü yitirmiş kişiler de olabilir. İçinde bulunduğumuz dönemde dünyanın çeşitli bölgelerinde insan ticareti ve kadınların cinsel anlamda köleleştirilmesi gibi söz konusu esaretin farklı boyutlarının varlığı da bir gerçektir.

Sonuç olarak, günümüzde de “tahrîr-i rakabe” yaptırımının ulusal ve uluslararası uygulama alanlarının bulunabileceğini söyleyebiliriz.

Hazırlayan: Suat ERDOĞAN

Hataen adam öldüren kişi diyeti nasıl ve ne kadar ödemeli?

Hataen/yanlışlıkla adam öldürme ile olarak Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:

“Bir müminin bir mümini öldürmeye hakkı yoktur; yanlışlıkla olursa başka. Kim bir mümini yanlışlıkla öldürürse, bir mümin esiri özgürleştirmesi ve öldürülenin ailesine ödenecek diyet vermesi gerekir; (öldürülenin velileri) bağışlarlarsa başka. Eğer öldürülen mümin, size düşman olan topluluktan ise mümin bir esiri özgürleştirmek gerekir. Eğer aranızda anlaşma olan bir topluluktan ise ailesine ödenecek diyet ve bir mümin esiri özgürleştirmesi gerekir. Kim bulamazsa art arda iki ay oruç tutar. Bu, Allah tarafından dönüşünün (tevbesinin) kabulü içindir. Allah bilir, doğru kararlar verir. ” (Nisâ, 4/92)

Hataen adam öldürmenin diyeti, beş cins deveden yirmişer tane olmak üzere toplam 100 devedir. Beş cins deve şöyledir:

  1. Binti mehaz: İki yaşına girmiş dişi deve: 20 adet
  2. Binti lebûn: Üç yaşına girmiş dişi deve: 20 adet
  3. Hikka: Dört yaşına girmiş dişi deve: 20 adet
  4. Cezea: Beş yaşına girmiş dişi deve: 20 adet
  5. İbn mehaz: İki yaşına girmiş erkek deve: 20 adet (Ömer Nasuhi Bilmen, Hukuki İslamiye ve Istılahatı Fıkhiyye Kamusu, cilt: 3, sayfa: 48)

Bugün bu 100 devenin kaç lira ettiği hesaplanır ve maktülün ailesine ödenir. Bunun yanı sıra iki ay peş peşe oruç tutulması da gerekir.

Nebîmiz zamanında bunların değeri 1.000 dinar yani 4.350 gr. altın ediyormuş. Bu sebeple fıkıh kitapları diyet olarak 1.000 dinar ödemenin de yeterli olacağını söylerler.  Bunu üç yıl içinde taksit taksit ödersiniz.