Skip to content Skip to main navigation Skip to footer

Tag: korku durumunda namaz

Yolculuk esnasında namazlar nasıl kılınmalı?

Seferilikte namazları kısaltmadan dört rekât kılmanın hükmü nedir?

Normalde (hazarda: yolculuk hali dışında) 4 rekât olan farz namazlar yolculukta (seferde) 2 rekâttır. Yani yolculuk boyunca farz namazların 2 rekât halinde kılınması, bir kısaltma/kasr olmayıp namazın o şekilde farz olması sebebiyledir.

Nisâ, 4/101-103. ayetler, namazı kısaltmanın yani 2 rekattan 1 rekata düşürmenin sadece korku durumuna has olduğunu açıkça göstermektedir. İlgili ayetler şöyledir:

“Yolculuğa çıktığınızda, ayetleri görmezden gelenlerin (kafirlerin) size saldırı yapmasından korkarsanız o namazı (yolculuk namazını) kısaltmanızda bir günah yoktur. Çünkü kafirler, size açık düşmandırlar.

İçlerinde olur da onlar için namazı tam kılarsan onların bir kısmı seninle beraber namaza dursunlar ve silahlarını kuşansınlar. (İlk) secdeyi yaptıktan sonra çekilsinler; bu defa namazı kılmamış öbür kısım gelsin, seninle namaz kılsınlar, tedbirli olsunlar ve silahlarını kuşansınlar. Kafirler ister ki silahlarınızdan ve eşyanızdan uzak kalasınız da üzerinize ani bir baskın yapsınlar. Yağmurdan zarar görür veya hasta olursanız silahlarınızı bir yere koymanızda bir günah yoktur; ama tedbiri elden bırakmayın. Allah, o kâfirlere küçük düşürücü bir azap hazırlamıştır.” (Nisâ, 4/101-102).

www.fetva.net/goruntulu-fetvalar/seferilikte-namazlari-kisaltarak-kilmak-sart-midir.html

Nisâ 4/102’deki “ekâme” (أقام) fiilinin mef’ûlü “es-salat” kelimesidir. Kur’an’da bu ifadenin geçtiği yerlerde namazın tam kılınması gerektiği anlaşılır. Resûlullâh (sav)’in namazı kısaltma yapmadan tam ve 2 rekât kılarak cemaate de imamlık yaptığı durum “فأقمت لهم الصلاة , onlar için namazı tam kıldığın zaman” şeklinde ifade edilmektedir. Namazı tam ve 2 rekât kılan Nebîmizin aksine onun ardında kısaltarak yani 1 rekâta düşürerek kılanlar için “فلتقم طائفة منهم معك  onların bir kısmı seninle namaza dursunlar” denilmektedir.

Abdullah İbn Ömer’den nakledilen bir rivayet şöyledir:

Resûlüllâh ile birlikte (birçok) yolculukta bulundum. İki rekâttan fazla namaz kılmadı. Ebû Bekir’le birlikte bulundum, o da -Allah ruhunu kabzedinceye kadar- iki rekâttan fazla kılmadı. Ömer ve Osman’la da beraber bulundum; onlar da aynı şekilde hareket ettiler.(İbn Mâce, İkâmetü’s-Salât, 75; Nesâi, Taksîru’s-Salâtu’s-Salât, 5)

Nebîmiz yolcuyken 4 rekâtlı namazları daima 2 rekât halinde kıldığına ve “Benim namazı nasıl kıldığımı görüyorsanız siz de öyle kılın” (Buhârî, Ezân, 18) dediğine göre bizim de bu şekilde kılmamız gerekmektedir.

Tekrar etmek gerekirse: Seferlikte akşam hariç bütün namazlar iki 2 rekâttır ve burada herhangi bir kısaltma yoktur. Namazlar ancak düşman korkusu varsa kısaltılabilir. Bu da yukarıda belirtildiği gibi 2 rekâtlı farz namazların 1 rekât kılınması şeklinde olur.

Seferilikte namaz konusunda geniş bilgi edinmek için aşağıdaki linkte bulunan cevabımızı da izleyiniz:

www.fetva.net/goruntulu-fetvalar/seferilikte-namazlar-kisaltilir-mi-kisaltilmaz-mi.html

Namaz hangi hallerde yürüyerek kılınabilir?

Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:

Eğer korku duyacak bir haldeyseniz namazı yürüyerek yahut binek üstünde kılın. Güvene kavuşunca da bilmediğiniz şeyleri size öğreten Allah’ın öğrettiği gibi Allah’ı anın. (Bakara, 2/239)

Bu ayette korkunun tarifi yapılmamıştır. Korku, kişilere göre farklılık arz eder. Düşmandan veya bir hayvandan korkma, namazın kılınamayacağı korkusu, namaz vaktinin çıkma tehlikesi vs… Bunlar farz namazların binekli veya yaya olarak kılınabileceğini gösteren korku çeşitleridir. Korku yokken farz namazların yürüyerek veya binekte kılınması caiz değildir.

Namazın yürüyerek veya binek üzerinde kılınacağı durumlarda gayet tabii olarak kıble, rükû, secde, ka’de gibi şartlar ortadan kalkar. Bu durumda kişi iftitâh tekbirini getirir, Fatiha ve zamm-ı sûreden sonra başını hafifçe öne eğerek rükû, biraz daha öne eğerek de secdesini yapar. Ve namazını bu şekilde tamamlayarak eda eder.

Cevabın yayımlandığı yer için bkz: Yahya Şenol-Enes Alimoğlu, İnsanlık Tarihi Boyunca O Namaz, Süleymaniye Vakfı Yayınları, 3. Baskı, İstanbul, 2016, s. 177.