Skip to content Skip to main navigation Skip to footer

Tag: kıyametle ilgili ayetler

“Ümmetimin ömrü 1.500 seneyi geçmez.” şeklinde bir hadis var mıdır?

Hadis kaynaklarında bu şekilde bir hadis yoktur. Bu rivayet, İmam Suyûtî (v. 911/1505)’nin el-Hâvî adlı kitabında kıyamet ve dünyanın ömrüne ilişkin – hadis âlimlerince çoğu “uydurma” ve “zayıf” olduğu belirtilen- çeşitli rivayetlere yer verdikten sonra kendi değerlendirmesi ve çıkarımı olarak yer almaktadır. Suyûtî’nin ifadesi şöyledir:

أولاً الذي دلت عليه الآثار أن مدة هذه الأمة تزيد على ألف سنة ولا تبلغ الزيادة عليها خمسمائة سنة

“Öncelikle bu rivayetler, bu ümmetin ömrünün bin yılı aşacağına; ancak bin beş yüz yılı geçmeyeceğine delalet eder.” (Bkz: Suyûtî, el-Hâvî li’l-Fetvâ, Dâru’l-Kütübi’l-İlmiyye, Beyrut, 2000, c: 2, s: 82)

Bu ifadeler, kıyametin vaktini bilme iddiasını taşımaktadır. Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurur:

“Sana kıyameti, ne zaman gelip çatacağını soruyorlar. De ki: Onun ilmi ancak Rabbimin katındadır. Onun vaktini O’ndan başkası açıklayamaz. O göklere de yere de ağır gelmiştir. O size ansızın gelecektir. Sanki sen onu biliyormuşsun gibi sana soruyorlar. De ki: Onun bilgisi ancak Allah’ın katındadır; ama insanların çoğu bilmezler.” (A’râf, 7/187)

“Sana kıyameti sorarlar: Gelip çatması ne zamandır? Sen onu nereden bilip bildireceksin! Onun ilmi yalnız Rabbine aittir.” (Nâziât, 79/42-44)

“İnsanlar sana kıyametin zamanını soruyorlar. De ki: Onun bilgisi Allah katındadır. Ne bilirsin, belki de zamanı yakındır.” (Ahzâb, 33/63)

Görüldüğü üzere Allah Teâlâ, kıyametin vaktinin kendisinden başka hiç kimse tarafından bilinemeyeceğini açıkça belirtmektedir.

Kıyamet alametleri ile ilgili bir soruya verdiğimiz cevaba aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz:

www.fetva.net/goruntulu-fetvalar/kiyamet-alametleri-nelerdir-kuran-bu-konuda-ne-diyor.html

Kıyamette günahkarlar kör olarak mı haşredilecek?

Sorunuza doğru bir şekilde cevap verebilmemiz için kıyamet sahnelerini anlatan ayetleri bir araya getirip değerlendirmemiz gerekmektedir.  
 
Allah Teala kıyamet gününde bedenleri topraktan çıkardıktan sonra ölüm esnasında aldığı ruhları bedenlere geri gönderir. (Tekvir 7; Zümer 68)
 
Ruhlar bedenlere girdikten sonra insanlar dünyada 10 gün, 1 gün, bir akşam veya kuşluk vakti kadar kaldıklarını düşünecekler, bunu kendi aralarında gizlice konuşacaklardır. (Taha 103-104; Naziat 46; Yunus 45)
 
Tam bu sırada bir münadi (seslenici, çağırıcı) insanları hesap meydanına çağıracaktır. İnsanlar yayılmış çekirgeler, dağılmış kelebekler halinde olacak, bu sırada kâfirler gözleri yerlerinden fırlamış bir şekilde “bu, oldukça zor bir gündür” diyeceklerdir. (Kamer 7-8; Nebe 18)
 
Münadinin çağırması ile insanlar önderleri/imamları ile birlikte toplaşacaklar, bundan sonra her insanın yanına iki melek gelecek ve: “İşte sen bundan habersizdin. Şimdi gözünün perdesini kaldırdık, artık bugün gözün son derece keskindir” diyeceklerdir. Onlardan biri insanı kalktığı yerden hesap meydanına, oradan da cennet veya cehenneme götürecek olan melektir. Diğeri ise insana şahitlik edecektir. (Kaf, 21-22; İsra 71; Yasin 32, 53)
 
Her topluluk kendi önderi ile bir araya geldikten sonra Allah Teala kâfirlerin kulaklarını sağırlaştıracak, gözlerini körleştirecek, onları konuşamaz hale getirecek, ayaklarını bağlayacak ve yüzlerini karartacaktır. Sonra onlar kör, dilsiz ve sağır bir şekilde mahşere sevk edileceklerdir. (Taha 102, 124; İsra 72, 97; İbrahim 49; Âl-i İmran 106; Taha 108; Yasin 51, Mearic 43)
 
Mü’minler ise mahşere yürüyerek, gözleri görür, kulakları işitir ve dilleri konuşur bir şekilde sevk edileceklerdir. Yüzleri de ak olacaktır. (Zümer 60; Yunus 26; Abese 38)
 
Bu yolculuk esnasında kâfirlerin günahları, sırtlarına yüklenmiş olacaktır. (En’am 31; Taha 99-101; Nahl 23-25)
 
Bundan sonra tüm insanlar mahşer meydanında toplanacak ve her insanın yanındaki melek “işte şu yanımdaki hazır” diyecektir. (Kaf 23)
 
İnsanlar mahşere toplandıktan sonra Allah Teala kâfirlerin gözlerini ve kulaklarını açacak, dillerinin bağını çözecektir. Bu sırada onların gözleri yerinden fırlayacak, kalpleri ağızlarına gelecektir. Ve uzak bir yerden cehennemi göreceklerdir. (Furkan 11-12; İbrahim 42-43; Gafir 18)
 
Daha sonra hesap görülecek yani herkese kitapları verilecek, ameller tartılacak, neticesinde müminler cennete, kâfirler ise cehenneme gidecektir.
 
Sonuç olarak, Taha suresi 124. ayette belirtilen, Allah’ın zikrinden yüz çevirenlerin kör olarak haşredilmesinin kabirden çıktından sonra mahşer meydanına kadar olan yolculuk esnasında olacağı anlaşılmaktadır. Çünkü ilgili diğer ayetlerde tüm insanların kabirden çıktıktan sonra birbirine “bakarak” bir şeyler söyleyecekleri, mahşer meydanında da amel defterlerini ve cehennemi “görecekleri” açıkça ifade edilmektedir.